top of page
Adsız tasarım (6)_edited_edited.png
Adsız tasarım (6)_edited.png

Mazlum Abdi: "Yerel Yönetim İstiyoruz, DSG'nin Kimliğini Korumaya Kararlıyız"

  • Yazarın fotoğrafı: EMAM ALMOUSA
    EMAM ALMOUSA
  • 4 gün önce
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 2 gün önce




Suriye Demokratik Güçleri'nin (DSG) Genel Komutanı Mazlum Abdi, Şam hükümetiyle varılan son anlaşmanın ayrıntılarını paylaşarak, önümüzdeki süreçte bölgedeki Özerk Yönetim kurumlarının Suriye devlet kurumlarıyla birleştirilmesi ve Şam'la müzakereler için ortak heyet oluşturulması yönünde somut adımlar atılacağını duyurdu.


Kuzeydoğu Suriye’de "Yerel Yönetim Modeli"


Mazlum Abdi, Al-Monitor sitesine verdiği röportajda, Şam hükümetiyle yapılan görüşmelerin temel olarak Kuzeydoğu Suriye için yerel yönetim modeli üzerine yoğunlaştığını söyledi. Bazı Kürt partilerinin federalizm konusunda ısrarcı olduğunu ifade eden Abdi, bölgedeki tüm Kürt partilerin katılacağı geniş kapsamlı bir konferans düzenleyerek, ortak siyasi tutum ve Şam'la müzakere edecek ortak bir heyet oluşturma hazırlığında olduklarını belirtti.


Halep’teki Düzenleme Geçici, Tişrin Barajı Anlaşması Teknik Nitelikte


Abdi ayrıca Halep'teki Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahalleleri ile ilgili anlaşmanın geçici olduğunu ve Şam'la kapsamlı bir siyasi anlaşma yapıldığında iptal edileceğini söyledi. Tişrin Barajı ile ilgili yapılan anlaşmanın ise teknik ve askeri nitelikte olduğunu ve tesisin sürekliliği için mevcut personelin korunması üzerinde mutabakata varıldığını ifade etti.


DSG Doğuya Çekiliyor, Suriye Ordusu Tampon Bölge Kuruyor


Abdi’ye göre DSG, Türkiye destekli muhalif güçlerle çatışmaların durdurulması ve istikrar ortamının sağlanması amacıyla doğuya doğru çekilecek. Bu bölgelere Suriye ordusu yerleşerek tampon bölge işlevi görecek.


Türkiye ve ABD’nin Tutumu


Türkiye’nin anlaşma öncesinde ileri sürdüğü şartların anlaşma sayesinde ortadan kalkmaya başladığını ifade eden Abdi, "Anlaşma, Türkiye'nin DSG ve Özerk Yönetim hakkındaki sert söylemlerini yumuşattı. DSG’nin Suriye devlet kurumlarıyla bütünleşme fikri yavaş yavaş kabul görüyor" dedi.


Abdi, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şer’ ile gerçekleşen görüşmenin dostça bir atmosferde gerçekleştiğini ve anlaşmanın içeriğinden Türkiye’nin haberdar olmadığını vurguladı.


ABD’nin ise anlaşmada aktif bir rol üstlenmediğini ancak anlaşmayı lojistik olarak desteklediğini, bölgenin istikrarının ABD çıkarlarına da hizmet ettiğini dile getirdi.


DSG’nin Geleceği: Ayrı Bir Ordu Değil, Birleşik Ordunun Parçası


Mazlum Abdi, DSG’nin ayrı bir ordu kurmak gibi bir hedefinin olmadığını ve oluşturulacak yeni Suriye ordusuna katılmak istediğini belirtti. Ancak DSG’nin kendine özgü yapısının ve özellikle IŞİD ile mücadele tecrübesinin korunmasının önemli olduğunu söyledi.

Abdi şöyle konuştu,"Bizim kırmızı çizgilerimiz yönetim yetkisinin tamamen Şam’a verilmemesidir. DSG'nin kimliğini Suriye ordusu içerisinde korumak istiyoruz. Suriye’de iki ayrı ordu veya bir ordunun içinde başka bir ordu olmayacağı konusunda mutabıkız."


Arap Bölgelerinin Durumu Daha Sonra Ele Alınacak

Suriye hükümetinin DSG içerisinde Arap savaşçıların varlığına karşı çıkmadığını aktaran Abdi, Cumhurbaşkanı Şer’in DSG’nin kontrolündeki Arap çoğunluklu bölgelerden (Deyrizor ve Rakka gibi) çekilmesini talep ettiğini ancak şu an için önceliğin kurumların entegrasyonu olduğunu belirtti.


Eski Rejim Kalıntılarına Sert Uyarı


Geçtiğimiz ay sahil bölgesinde yaşanan şiddet olayları konusunda da açıklamalarda bulunan Abdi, Cumhurbaşkanı Şer’in bu olayların sorumluluğunu eski rejimin kalıntılarına yüklediğini ve bu grupların Suriye’nin yeni dönemde ilerleyişini engellemeye çalıştığını söyledi.

Abdi, "Eski rejim kalıntılarının yeniden iktidara dönme girişimleri başarısız olacak. DSG olarak, 10 Mart anlaşmasında belirtilen yeni Suriye’nin inşa sürecine bağlıyız" ifadelerini kullandı.

Comentários


bottom of page